8 Ocak 2011 Cumartesi

Kumpasın altından Eyalet çıktı ! Özerklik isteyenlere fırsat!

İktidarın yargıya yönelik sistematik baskılarının yarattığı toz dumanın altından eyalet sisteminin yapı taşı olan ‘istinaf mahkemeleri’ yükseldi!

Osmanlıyla tarihe gömülmüştü
Cumhurİyetİn kuruluşunda şeri mahkemelerle birlikte kaldırılan istinaf mahkemeleri, ‘iflas etti’ durumuna düşürülen yargının yeni normu haline getiriliyor. 2004’te çıkarılan yasanın ardından hukuki alt yapı adım adım ilerlerken, kamuoyu da son hamlesi ‘azılı katillerin tutukluyken salıverilmesi’ olan süreçle, istinaf mahkemelerinin ’gerekliliği’ne hazırlandı.
(Kaynak: yenicaggazetesi.com.tr)
‘Bölgesel hukuk’ geçerli olacak
YargInIn karar verme sürecini kısaltacağı argümanıyla savunulan istinaf mahkemeleri, tıpkı ABD’de olduğu gibi bölgesel yargılamaların önünü açacak. Her bölge kendi yargı sistemini oluşturacak ve eyalet sistemine geçişte fiilen önemli bir eşik aşılmış olacak. Özal’ın ortaya attığı, darbeci Evren’in hararetle savunduğu sistem uyarınca Türkiye 9’a bölünecek.

Yandaş basın kampanya başlattı
PlanIn tamamlanmak üzere olduğunu gösteren işaret fişeklerini ise yandaş medya patlattı! CMK 102. maddede yapılan değişiklik sonrası kamuoyunda infiale yol açan ’tehlikeli tutukluların tahliyesi’ni kullanan malum gazeteler, yargının çok daha çabuk karar alabileceğini öne sürerek, Türkiye’yi dönülmez yola sokacak istinaf mahkemeleri için adeta kampanya başlattı!

Binasının parası AB’den! 22 milyon 500 bin euro
Türkİye’yi almamak için her yolu deneyen AB, konu eyalet sisteminin önemli bir ayağını oluşturan istinaf mahkemeleri olunca kesenin ağzını açtı. Diyarbakır’da yapılan binaya AB 22.5 milyon euro verdi.

Sistem ABD’den gelsin!
BİnanIn planlanandan 1 yıl önce bitirilmesi sonrası sistem arayışına geçildi. Adalet Bakanı Sadullah Ergin, 8 hakimle ABD’ye uçtu. Ergin, federal sistemi incelediği iddialarına sessiz kaldı.

Yargı üzerinden kumpas
Azılı katillerin uzun tutukluluk süreleri nedeniyle serbest bırakılması kullanılarak, bölünmenin önünü
açacak eyalet sisteminin unsuru istinaf mahkemelerinin hayata geçirilmesi için kampanya başlatıldı.

Son tahliyelerin ardından, eyalet sisteminin önemli bir parçası olarn istinaf mahkemeleri gündemin ilk sırasına oturdu. Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) 102. maddesindeki değişiklik hükmünün yürürlüğe girmesiyle birlikte başta Hizbullah üyeleri olmak üzere, pekçok cinayete karışmış kişilerin tutukluluk sürelerini aşma nedeniyle serbest bırakılması, bazı basın yayın organları ile ülkenin eyalet sistemine geçmesini isteyenleri harekete geçirdi. Tutukluların serbest bırakılmasını kullananan bu gruplar, yargının karar verme sürecini kısaltacağını öne sürerek, Türkiye’yi yeni bir sürece sokacak istinaf mahkemelerinin hayata geçirilmesini talep ediyorlar. Atılan manşetlerde Hizbullah üyelerinin zamanında yargılanamadığı için serbest bırakldığını iddia ederek bu durumu yeni sisteme geçişe kılıf olarak kullanıyor. Sistem uygulamaya konulduğu andan itibaren ABD’de olduğu gibi bölgesel yargılamalar başlayacak. Her bölge kendi yargı sistemini oluşturarak, eyalet sistemine geçişte önemli bir aşamaya gelinmiş olacak.

2004 yılında çıkarıldı
İstinaf mahkemeleri olarak bilinen bölge adliye mahkemelerinin yasası 2004 yılında çıkarılmış, 2005’te de yürürlüğe girmişti. Yasa, yürürlük tarihinden itibaren 2 yıl içinde mahkemelerin Adalet Bakanlığı tarafından kurulmasını öngörüyordu. Mahkemelerin de 9 büyük ilde kurulması kararlaştırılmıştı. Bunun için AB parasıyla Diyarbakır’da İstinaf Mahkemesi binası yapıldı. 1 Haziran 2005 tarihinde yürürlüğe giren 5235 sayılı Adli Yargı ilk derece mahkemeleri ile bölge adliye mahkemelerinin kuruluş, görev ve yetkileri hakkındaki kanunun geçici 2’nci maddesi gereğince istinaf mahkemelerinin 1 Haziran 2007 tarihinde faaliyete geçirilmesi gerekiyordu. Kanunun çıkarılması sürecinde ve sonrasında muhalefet parti temsilcileri ve yargı mensuplarınca, Yargıtay’ın etkinliğinin azalacağı ve eyalet sisteminin hayata geçireleceği gerekçesi ile istinaf mahkemelerinin kurulmasına karşı çıkıldı. Tepkiler üzerine bu mahkemelerin faaliyete geçmesi, HSYK’nin yapısını değiştiren anayasa değişikliği sonrasına bırakıldı.

Avrupa para yağdırdı
Türkiye’yi birliğe almamak için her yolu deneyen AB, konu ülkenin bölünmesi anlamına gelen eyalet sisteminin önemli bir ayağını oluşturan istinaf mahkemeleri için kesenin ağzını açtı. AB, Cumhuriyet’in kuruluşunda şeri mahkemelerle birlikte kaldırılan Osmanlı’ya özgü İstinaf Mahkemeleri (ilk derece mahkemeler ile temyiz mahkemeleri arasında yer alan ikinci derecede yüksek mahkemeler) için para yağdırdı. İlki Diyarbakır’da inşa edilen İstinaf Mahkemeleri için kesenin ağzını açan Avrupa Birliği, proje kapsamında Türkiye’ye 22 milyon 500 bin euro destek sağladı. 2007 yılında inşasına başlanan Diyarbakır İstinaf Mahkemesi, 1,5 yıl gibi kısa sürede bitirildi.

Temelini Turgut Özal atmıştı
İstinaf mahkemeleri, İstanbul, Bursa, İzmir, Ankara, Konya, Samsun, Adana, Erzurum ve Diyarbakır’da kurulacak. Böylece ülke 9 eyalete bölünmüş olacak. İstinaf Mahkemeleri ilk önce Türkiye’nin 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal tarafından ortaya atılmıştı. Özal da ülkenin 9 eyalete ayrılmasını istiyordu. Bu 12 Eylül darbesinin lideri Kenan Evren tarafından da savunulmuştu.

Özerklik isteyenlere fırsat
Türkiye’nin parçalanması anlamına gelen eyalet sistemi ve bunun bir unsuru olan istinaf mahkemelerini YENİÇAĞ sürekli gündemde tuturuk, tehlikeye dikkat çekmişti. Hukukçular ve muhalefet milletvekilleri de bu duruma tepki gösteriyorlar. YARSAV eski Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu, eyaletleşmenin önemli adımlarından biri olan İstinaf Mahkemeleri’nin önünü açmak için, Yargıtay’a yönelik siyasal bir operasyon gerçekleştirildiğini söylemişti. Tehlikeye dikkat çeken Eminağaoğlu, Yargıtay’a yönelik bir “iş yükü maskesi” altında “siyasal bir operasyon” gerçekleştirildiğini kaydetmişti. Yargıya operasyonun nedenlerinden biri olan İstinaf Mahkemeleri’nin hiçbir ulus devlette olmadığını, sadece federalizmle yönetilen ülkelerde bulunduğunu kaydeden Eminağoğlu, şunları söylemişti: “Bu durum bölgede ’Minyatür Yargıtay’lar oluşturur. Bu da fedaralizm olur.” CHP Yüksek Disiplin Kurulu Başkanı Orhan Eraslan da, “Bölge adliye mahkemelerinin kurulması ülkenin üniter yapısını bozmaya yönelik bir adımdır. Benzer olayda Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi başka, İzmir başka bir karar verecektir” dedi. Eraslan şunları söyledi: “Amaç belli. Erzurum’u Ermenistan’a, Diyarbakır’ı Sözde Kürdistan’a vermek istiyorlar. Türkiye Cumhuriyeti de hesaplarına göre Ankara kalıyor. Bunların sekiz ya da üç ilde kurulacak olması sonucu hiç değiştirmez. Türkiye’nin bunu kabul etmesi mümkün olabilir mi? Amaç Türkiye’yi atomize etmek. Fiilen federasyonun alt yapısını oluşturmak.”

Yargı yükü hafiflemez
CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin ise, “İstinaf mahkemeleri, yargının hiçbir zaman yükünü azaltmayacaktır. Bunun aksine son günlerde Türkiye’de eyalet sistemi ve özerk yapı söylemlerini sömürmek isteyenlere fırsat tanıyacaktır” diye konuştu.

Güneydoğu’yu koparmak istiyorlar
Yargıtay Onursal Başsavcısı Vural Savaş, “AB böyle bir projeye destek veriyorsa Güneydoğu bölgesinin Türkiye’den koparılmasına yardım ediyor demektir. Bu yardımların şifresi budur” dedi. Savaş, “Bu mahkemeler Türkiye’de daha önce kuruldu. Hiçbir şekilde faydalı olmadı. Denenmişi denemek pişmanlık getirir. Bu proje sonunda özellikle Ankara, İstanbul, İzmir gibi en çok davaların açıldığı büyük merkezlerde Yargıtay’da olan tıkanmadan daha büyük tıkanmalar olacak” diye konuştu.

AB yardımı utanç verici
CHP Ordu Milletvekili Rahmi Güner de AB kredisiyle yapılan mahkemelerin yargı bağımsızlığı açısından utanç verici olacağını savundu. Güner, “İstinaf mahkemelerinin yargının yükünün azaltmak için kurulması planlanıyor. Fakat bu mahkemelerde davaların tekrar ele alınacağı söyleniyor. Bu durumda mahkemelerin yargının yükünü azaltacağını düşünmüyorum” dedi.

Türkiye’nin bünyesine ters
CHP Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk ise, istinaf mahkemelerinin Türkiye’nin yapısına uygun olmadığını söyledi. Öztürk, “Türkiye’nin koşullarına uygun bir yargı sistemi değildir. Yargının gecikmesi neden gösteriliyor ama bu mahkemeler yargıyı daha da geciktirecektir. Zaten AB uyum yasaları çerçevesinde yasalar hep Avrupalıların istediği için geliyor. Türkiye’nin ihtiyaçlarını, gerçek sorunları için gelmiyor.Bu mahkemeler de Türkiye’nin bünyesine uymuyor” şeklinde konuştu.

ABD’ye ‘federal’ ziyaret
Adalet Bakanı Sadullah Ergin ve Adalet Bakanlığı Müsteşarı Ahmet Kahraman ve 8 yargıç aralık ayının başında ABD’ye gitti. Ergin, ertesi günü Türkiye’ye dönerken, yargıçlar ve müsteşar ABD’de kaldı. YENİÇAĞ, Ahmet Kahraman ve 8 yargıcın bu ülkede federal yapıyı incelediğini manşetten duyurdu. Haberde, Kahraman ve 8 daire başkanı hakimin Washington, Colorado ve Arizona’da eyalet sistemini incelediği ve Arizona Temyiz Mahkemesi Başkanı Daniel Barker’in de heyetin kendilerine, “Arizona sistemini ideal bulduk” dediğini söylediği belirtildi. Haber Meclis’te de gündem oldu. CHP Milletvekili Rahmi Güner de, Adalet Bakanı Sadullah Ergin’e “ABD gezisi sırasında federal hukuk incelendi mi, incelenmedi mi” diye sormuştu. Ergin ise buna tatmin edici bir cevap vermemişti.

Masraflar Washington’dan
CHP Milletvekili Ali İhsan Köktürk de, Sadullah Ergin’e Ahmet Kahraman ve 8 yargıç ABD Adalet Bakanlığı’nın Denizaşırı Adli Takibatı Geliştirme Yardım ve Eğitim Dairesi’nin davetlisi olarak masraflar ABD’ye ait Washington’a gitmişti, bu hakimler nasıl belirlenmiştir? “ diye sordu.


Yorumunuzu Bırakın

YARARLI LİNKLER:
Haber Online Facebook / Haber Online Twitter / eBankam / Mac OS X TR / WpBlogger-TR